Cumhurbaşkanı Erdoğan, Gelibolu-Eceabat Devlet Yolu Açılış Töreni'nde konuştu

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Gelibolu-Eceabat Devlet Yolu Açılış Töreni'nde konuştu

Vakıf Katılım

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasından bazı satır başları şöyle:

“Deprem ve sel afetlerinin şehirlerimizde birlikte bütünleşerek ve yüreklerimizde açtığı yaraların üstesinden de yine devlet ve millet olarak yekvücut geleceğiz. Ölenleri ebedi aleme yolcu ettik. Şimdi bir yandan enkazları kaldırıyor, bir yanda geçici barınma merkezlerinin hazırlıklarını sürdürüyor, bir yandan da kalıcı konutların inşasına başladık, başlıyoruz. İnşallah bir yıl içerisinde şehirlerimizi yeniden ayağa kaldırmış, depremzede vatandaşlarımızı yuvalarına kavuşturmuş olacağız.

Tüm bunlarla beraber ülkemizi her türlü afete, tehdide karşı daha güçlü şekilde hazırlayacak çalışmaları da yürütüyoruz. Türkiye’yi milletimizin her bir ferdini güvenli, huzurlu, müreffeh bir geleceğe kavuşturma yolundaki mücadelesinden alıkoyacak engelleri ve bahaneleri birer birer ortadan kaldırıyoruz.

Ülke ve millet olarak bize son dönemde karşılaştığımız sınamaların üstesinden gelme cesaretini ve azmini veren saiklerin başında da Çanakkale Zaferi geliyor. Terörden sokak olaylarına, vesayet girişiminden darbe teşebbüslerine, milletimizin iradesini gasp etmeye yönelik saldırılar karşısında verdiğimiz tüm mücadelelerde Çanakkale kahramanlarını örnek aldık.

Tarihe saygı duymak ve hatıraları yaşatmak, bunları sembolleri olan eserlere sahip çıkmayı gerektirir. Biz de Çanakkale Zaferi’ni kazandığımız yerlerdeki şehitliklerimizi ayağa kaldırarak emanetleri koruyarak, kültürel mirası ihya ederek ecdada saygımızın gereğini yerine getiriyoruz. Bölgedeki çalışmaları daha derli toplu yürütmek için 2014 yılında Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığı’nı biz kurduk.

Geçmişi bilmeyenin geleceği kuramayacağı gerçeğinden hareketle evlatlarımızın Çanakkale Zaferi’ni kazandığımız yerleri mutlaka görmeleri, buradaki manevi havayı teneffüs etmeleri gerektiğine inanıyorum.

Çanakkale’de sadece tarihin bize emaneti olan eserlerimize sahip çıkmakla kalmıyoruz. Bunun yanında bugün açılışının birinci yılına eriştiğimiz 1915 Çanakkale Köprüsü ve Otoyolu başta olmak üzere pek çok eserle şehrimizi ve bölgeyi geleceğe hazırlıyoruz. Sadece şu Çanakkale Köprüsü, bölge için bir destandır.

Daha önce saatler süren yolculuğu 6 dakikaya indirdiğimiz bu köprümüzü bir yılda 2 milyona yakın araç kullandı. Böylece ülkemizin en yoğun insan ve yük hareketliliğine sahip bölgesine asırlar boyunca hizmet edecek bir soluk borusu kazandırdık. Marmara Denizi’nin iki yakasını İstanbul Boğazı’ndaki üç köprü ve bir tünel yanında Çanakkale Boğazı’ndaki bir köprü ile birleştirerek bölgede oluşturduğumuz potansiyelin somut sonuçlarını şimdiden alıyoruz.

Biraz sonra canlı bağlantıyla katılacağımız Gelibolu-Eceabat Bölünmüş Yol Projesi, bölgenin ulaşım altyapısı standartlarını daha da yükseltecektir. Çanakkale’nin Avrupa Yakası’nda Tarihi Yarımada’ya ulaşımı kolaylaştıracak 47,5 kilometrelik bu projenin tamamlanan 32 kilometresini bugün hizmete açıyoruz. Yolla beraber biri 2 bin 560 metrelik, biri 644 metrelik, biri bin 355 metrelik, biri 792 metrelik olmak üzere toplamda 5 bin 351 metre uzunluğunda 4 tünelin de açılışını bugün yapıyoruz.

Havsa’dan Çanakkale’ye uzanan güzergahın önemli bir parçası olan bu yol ulaşımı 45 dakikadan 25 dakikaya düşürerek tarihi alana giden ziyaretçilere büyük kolaylık sağlayacaktır.

Birleşmiş Milletler ile birlikte geçtiğimiz temmuz ayında imzalanmasını sağladığımız Karadeniz Tahıl Koridoru Anlaşması ile ilgili bir gelişmeyi dünya kamuoyuyla paylaşmak istiyorum. Bilindiği gibi Rusya ve Ukrayna’nın esir takaslarıyla birlikte savaştan sonraki en önemli uzlaşma konusu olan Tahıl Koridoru Anlaşması’nın süresi bugün itibariyle bitiyor. Her iki tarafla da yaptığımız görüşmeler sonunda 19 Mart’ta bitecek olan anlaşma süresinin uzatılmasını sağladık. Bugüne kadar 800’den fazla gemiyle 25 milyon ton tahılın dünya piyasalarına sevkini sağlan bu anlaşma küresel gıda tedarikinin istikrarı bakımından hayati öneme sahiptir.

Anlaşmanın bir kez daha uzatılması konusunda gayretlerini esirgemeyen Rusya ve Ukrayna tarafları ile Birleşmiş Milletler Genel Sekreterine teşekkür ediyorum.”

Hibya Haber Ajansı